Perihan`IN sayfasI

İYİ Eğlenceler

PERİHANIN SAYFASI

HOS geliSler OLA





MUSTAFA"ya karsi
"HOS GELISLER OLA, MUSTAFA KEMAL PASA!"

Biz, O'nu misir tarlasinda karga kovalamasiyla degil, topraklarimiz
uzerinden les kargalarini kovalamasiyla;

Biz, O'nu "Fikriye"siyle degil, emperyalizmin ezmeye calistigi tum
uluslara ornek olan fikirleriyle;

Biz, O'nu kendisini caresiz hisseden birisi olarak degil, tum gucunu
Milli Mucadele doneminde kuzeyinden guneyine, dogusundan batisina tek
yumruk olan ulusundan alan yuceler yucesi yuregiyle;

Biz, O'nu icki masasindan kalkmayan bir "ayyas" olarak degil,
uzerinde gunes batmayan topraklara hukmedenlerle oturdugu masaya
yumrugunu vurup Sevr'i parcalayarak suratlarina firlatan
kararliligiyla;

Biz, O'nu kucuk yasta hocasina besledigi kini ileride devlet
yonetimine karistiracak denli "sig" bir lider olarak degil; tum
dunyanin takdir ettigi ilerici goruslerini silah yapip bir ulusun
makus talihine meydan okuyan buyuk devrimci kisiligiyle;

Biz, O'nu kimseleri ilgilendirmeyecek "ozel hayati"ni "insan yani"
olarak sunma saklabanligi ile degil; ornegin 1936'da Yalova'daki
kosku bir agacin kesilmesini onlemek icin raylarin uzerinde 4.80
metre kaydiracak kadar dahi ve insan yani ile;

Biz, O'nu "Mustafa" olarak degil, bazi canlara inat, canimizin
parcasi, ruhumuzun ta kendisi Mustafa Kemal Ataturk'umuz olarak
anladik, anlatiyoruz.




ATATÜRK,TEN KORKUYORLAR

Atatürk'ün yaptıkları birer birer yıkılıyor. Hiçbir kurum veya parti buna müdahale ediyor mu?
Şehirlerimizde ayaklanma provaları yapılıyor, şeriatçılar Atatürk'ün koltuğunda oturuyor, Türk'üm diyenlere "faşist" deniyor.

Kimsenin sesi çıkmıyor.

Atatürk düşmanları daha önce hiç bu kadar güçlü hissetmediler kendilerini.

Meydanı hiç bu kadar boş bulmadılar.

Türk Milleti sahipsiz, örgütsüz; tıpkı 1919 öncesi gibi.

Ancak Atatürk düşmanlarını korkutan bir şey var: Ölümünün üzerinden 70 yıl geçmesine ve her seferinde daha gerici ve işbirlikçi iktidarlar başa gelmesine rağmen Atatürk çok güçlü hâlâ.

Her yıl Anıtkabir'e gelen ziyaretçi sayısı daha da artıyor.

Türk Milleti, Atatürk'e koşuyor.

AB görevlileri tarafından devlet dairelerinden indirilmesinin istendiği resimleri her Türk'ün evinde asılı neredeyse.

Kara Kuvvetleri'nin brövesinden resmi çıkarıldığında Türk Milletinin nasıl tepki gösterdiğini hatırlayalım.

Atatürk ve Türk Devrimi ile ilgili kitaplar hep çok satıyor.

Cumhuriyet'i yıkmak ve Türkleri bu topraklardan atmak isteyenler, Atatürk'ten korkmakta çok haklılar.

Atatürk, Türk Milletini bir arada tutan harç olduğu gibi, düşmanlarına karşı elindeki en büyük silahtır.

Bu millet, Atatürk'e bu kadar güçlü bir aşkla bağlı kaldığı sürece Türkiye Cumhuriyeti'ni ortadan kaldıramazlar.

Bunun farkında olan Türk ve Cumhuriyet düşmanları, Atatürk'ün üstün karakterine saldırarak O'nu halkın gözündeki saygınlığını yıkmak istemektedirler.

Türk Milleti, Atatürk'te kendi kimliğini ve gücünü gördüğü için O'na hayran.

O'nun mükemmel karakteri ve üstün iradesi sayesinde Türk milleti varlığını devam ettirdi yeryüzünde.

Türk'teki bu Atatürk imgesini yıkarsanız, Türk'ü esir alırsınız.

Atatürk'ün kişiliğine ve özel hayatına bunca saldırının altında yatan sebep budur.

Yalnız, basiretsiz ve kötü alışkanlıkları olan bir lider imajı çiziliyor Atatürk hakkında.
Millet böyle bir liderin peşinden niye gitsin değil mi?
Alçakça iftiralar ve yalanlarla Atatürk yalnızlık psikolojisi içinde bir diktatör olarak gösteriliyor.

TÜRK MİLLETİNİN MUHTAÇ OLDUĞU KUDRET DAMARLARINDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.

HEPİMİZ ATATÜRK,ÜZ ...NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE..

 



UTANDIM ÇOÇUK

ATATÜRK'TEN CAN DÜNDAR'A MEKTUP 
 

Şu sıralarda internette, mail gruplarında imzasız bir şiir dolaşıyor. 

Şiir, Atatürk'ün ağzından, "Mustafa" filmiyle eleştirilerin hedefi 
olan Can Dündar'a yazılmış. 

Kimin yazdığı belli olmayan "Utandım Çocuk" şiirini sizlerle paylaşıyoruz: 
 
"Utandım çocuk" 
 
Beni anlatan bir film yapmışsın . 
Kızgınım, utanç içindeyim. 
Sana değildir kızgınlığım. Filmdeki Mustafa'dan da utanmış değilim. 
Başaramamışım, bundandır utancım. 
 
Komutam altında, bu vatan için kanını akıtan Türk askerlerinden 
utandım. 
"Özgürlük" demiştim, benim karakterimdir. . 
"Bilim" demiştim, tek yol göstericidir. 
 
Sen, "Karanlıktan korkardı" demişsin benim için. 
Korkardım evet. Bu ulusu boğmak isteyen karanlıklardan çok korktum. 
Ama insaf be çocuk, korkup da kaçmadım ya. 
Söküp atmadım mı o karanlığı bu ülkenin üzerinden? 
 
Diktatör demişsin bir de. Hiç okumadın mı çocuk? 
Nerde benim nesilleri emanet ettiğim öğretmenler? 
Anlatmadılar mı sana? 
 
Başkomutan olarak cepheden cepheye koşarken ve bütün kararları tek 
başıma alabilecekken neden bir meclis kurdum ben çocuk? Böyle diktatör 
olur mu? 
Ah be çocuğum. 
Neden, nasıl düşman ettiler seni bana? 
Baktım aşktan, sevgiden, aileden bahseden güzel şeyler yazmışsın 
bugüne kadar. 
 
Belli ki,çalışkansın, zekisin. Kara cüppeleri ile milletin ümüğüne 
çökmüş olan yobazları çok iyi anlarım da çocuk, seni anlayamıyorum. 
 
Onlar zaten hiç sevmedi beni. Yüzyıllardır süren iktidarlarını çekip 
almıştım ellerinden. 
 
Sevmeyecekler beni elbette.. 
Peki sen çocuk, sen neden kol kola girdin bu kara kalplilerle? 
Dedim ya, sana değil kızgınlığım. 
Başaramamışım. 
 
Anlatamamışım demek ki özgürlüğün kıymetini, bağımsız bir ulusun,
onurlu özgür bireyi olmanın ne büyük bir nimet olduğunu. 
Yazık olmuş, onca vatan evladının kanına, onca ananın göz yaşına. 
Veremem ki şimdi hesabı, ne o gencecik bedenlere, ne de gözü yaşlı  analara. 
"Bu muydu uğruna bizi ölüme gönderdiğin vatan?" derlerse, 
"Bu nesiller miydi,ölen evlatlarımızın kanıyla kurduğun ülkeyi emanet 
ettiğin?" 
 
diye sorarlarsa ne derim ben onlara be çocuk? 
 
Olmadı be çocuk... 

Olmadı."

 
Bugün 55 ziyaretçikişi burdaydı!
Saniyedir bu sayfadasınız...